Günümüzde ailelerin bebek sahibi olmasını zorlaştıran faktörler giderek artmaktadır. Stresli yaşam koşulları, dengesiz beslenme ve cinsel yaşam, kadın ve erkek kısırlığının oransal olarak giderek artmasına neden olmaktadır. Korunmasız bir yıl ilişki sonunda gebe kalmayan çiftler infertilite (kısırlık) teşhisi ile incelemeye alınır. Bu incelemede eşlerin her ikisinin de muayene ve gerekli tetkikleri sonrasında aile aydınlatılır. İnfertilite vakalarının yaklaşık % 30 unda eşlerden birine yada ikisine ait geçerli nedenler bulunabilmektedir. Vakaların yaklaşık % 70 i ise nedeni açıklanamayan infertilite adı altında toplanmaktadır. Bu grup tedavi konusunda bizi oldukça zorlayan kesimdir. Bebek sahibi olmak isteyen infertil çift ile ilk görüşmede eşlerin fizik muayenesi yapılır ve detaylı öyküleri alınır. İnfertil çiftlerin öncelikli tetkikleri arasında erkek için spermiyogram, kadın için adetin 2. günü yapılan hormon düzeyi tespiti, ultrason ile yumurtlama takibi ve ilaçlı rahim filmi gelir. Her çiftin özellikleri göz önüne alınarak bu incelemeler en uygun sıra ve sıklıkta yapılmalıdır.
Doğal yollardan bir yıl boyunca gebe kalamayan bir çiftin incelemeleri sonunda karşılaşılabilecek sorunlar çok çeşitlidir. Bunlar arasında erkeğe ait olanlar: sperm sayı ve hareketliliğinin yetersizliği veya hiç olmaması, cinsel işlev bozuklukları, penisin anatomik bozuklukları ve hormonal yetersizliklerdir. Bayana ait olanlar ise: yumurtalık yetmezliği( hormonal veya yapısal), rahmin şekilsel bozuklukları, tüplerin tıkanıklığı veya olmaması,rahim iç duvarının enfeksiyon veya bazı müdahaleler sonrasında ileri derecede bozulması, rahim ağzının şekilsel bozukluğu yada mukus tıkacının gereğinden kalın olması, vajinanın anatomik veya işlevsel(vajinismus) bozuklukları olarak sıralanabilir.
İnfertil bir çiftin sorununu belirledikten sonra düzeltilebilecek olan anatomik bozukluklara gereken operasyonlarla müdahale edilir. Hormonal eksiklikler,sistemik hastalıklar, aşırı kilo yada aşırı zayıflık gibi faktörler düzeltilir. Yumurtalıkların yeterli sayı ve kalitede yumurta üretmediği durumlarda ilaç tedavisi ile bu durum giderilerek seri ultrason incelemeleri ile yumurtlamanın olduğu gün saptanır ve çiftin ilişkiye girmesi sağlanır. Bu gebeliğin oluşması için olabilecek en doğal yoldur. Yaklaşık 3-6 ay boyunca denenen yumurtlama takibi-cinsel ilişki ile sonuç alınamazsa çiftlere aşılama tedavisi önerilebilir.
*Aşılama (IUI) Hangi Durumlarda Uygulanır?
Aşılama pek çok infertilite durumlarında uygulaması kolay, pratik, nispeten ekonomik ve risksiz bir işlem olduğu için pek çok durumda ilk tercih edilen yöntemdir.
En sıklıkla:
-Düşük sperm sayı veya hareketlilik oranı (Erkek faktörü)
-Açıklanamayan İnfertilite
-Servikal mukus problemleri (servikal faktör)
-Rahim ağzının (serviksin) anatomik problemleri
-Sperme karşı antikor varlığı (İmmünolojik İnfertilite)
-Kadında yumurtlamanın olmaması veya yetersiz olması
-Cinsel işlev bozukluklarında tercih edilen bir yöntemdir.
Aşılama tedavisine aday olan ailelerde erkeğin sperm tetkikinde yıkama sonrası örnekte en az 1.000.000/ml sperm olması arzu edilmektedir. Daha az sayılarla yapılan aşılamalarda başarı şansı çok düşüktür.
Aşılama İçin Gerekli Tetkikler
Erkek için
-Sistemik ve lokal fizik muayene
-Semen analizi
-Sperm sayısı ve hareketliliği
-Detaylı morfolojik değerlendirme
-Yıkama sonrası sperm değerleri
-İleri tetkikler
-Serolojik testler
-MAR testi
-Hormon profili
Kadın için
-Sistemik ve lokal fizik muayene
-Tubal geçişin saptanması (HSG, laparaskopi)
-Hormon profili
-FSH, LH (Adetin 2 ila 4. günü arasında)
-Prolaktin
-TSH
-Progesteron (Adetin 21. günü)
Aşılama yönteminin avantajları
Aşılama yöntemi ideal koşullarda yumurtlamanın sağlandığı gün spermlerin özel yöntemlerle hızlandırılıp, plastik bir kanül aracılığı ile rahmin içine bırakılması işlemidir. Yöntemin avantajı olabildiğince çok sayıda ve hareketli spermin yeni atılmış ve tüpler tarafından yakalanmış yumurtaya olabildiğince yakın mesafeye bırakılmasıdır. Mikroskobik bir canlı olan sperm bu yöntemle yaklaşık 10- 12 cm kazanır, vajinanın asit ortamını, rahim ağzı mukus tıkacını ve rahmin içinde tüplere doğru çıkması gereken yolu atlamış olur. Önünde sadece içindeki hareketli tüycükler yardımı ile sperm ve yumurtayı birleştirmek için en uygun ortam olan tüpler kalmıştır. Aşılama tedavisi öncesinde özel ilaç tedavileri uygulanarak yumurtlaması sayı ve kalite olarak arttırılan bayana yumurtacıklar yaklaşık 20 mm boyuna ulaştığında yumurta çatlatma iğnesi verilir. Bu iğneden ortalama 24-36 saat sonra aşılama işlemi için en uygun dönemdir.
Aşılama nasıl uygulanır?
- Aşılama kararı vermeden önce çiftin her ikisinin de infertilite yani kısırlık açısından bütün tetkikleri yapılır. Eğer ovulasyon indüksiyonu ( Yumurtalıkların uyarılması ) yapılacaksa uygun ilaçlarla desteklenerek ve seri ultrasonografilerle yumurta hücresi gelişimi saptanmalıdır. Bu hücre ya da hücreler yeterli boyuta ulaştığında çatlatma iğnesi yapılmalı.
- İdeal olarak bu iğneden 24– 36 saat sonra aşılamanın ( inseminasyon ) yapılması önerilir. Eğer gerek görülürse ultrason takipleri esnasında kanda östrojen değerlerine bakılabilir.
- OHSS sendromu ( yumurtalıkların aşırı uyarılması ) yaşanması ya da oluşma şüphesi uyandırsa tedaviye ara verilebilir.
- Aşılama gününden önce en az 3 gün süreyle erkek herhangi bir şekilde cinsel ilişkiye girmemiş ve boşalmamış olmalıdır. İşlem günü erkek klinikte semen örneği verir. Bunun için tercih edilmesi gereken yöntem mastürbasyondur.
- Mastürbasyon esnasında kayganlaştırıcı vb. maddelerin kullanılması sperm kalitesini bozabileceğinden bu konuya dikkat edilir. Elde edilen semen örneği belirli kimyasal maddelerle işlemden geçirilip hazırlandıktan sonra ( yıkama ), aşılamaya ( inseminasyona ) hazır hale getirilir. Kadın jinekolojik muayene pozisyonunda uzanır. Spekulum takılır, serum fizyolojik ile temizlik yapıldıktan sonra uygun katater rahim ağzından, rahim içine ilerletilir. Enjektöre çekilmiş olan semen yavaş ve dikkatli bir şekilde bu katater vasıtasıyla rahim içine verilir. Daha sonra katater ve spekulum çıkartılır. Bir miktar semenin dışarıya geri gelmesi normaldir.
- Aşılama ( inseminasyon ) kesinlikle ağrılı bir işlem değildir. İşlemden sonra kadın 10 – 15 dakika kadar uzanır ve daha sonra normal hayatına dönebilir. Zorunda olmamakla birlikte hastaya progesteron desteği verilebilir. Aşılamadan sonraki ilk 24- 48 saat ağır fiziksel aktiviteden kaçınılması tedavi açısında önemlidir. Ancak yatak istirahati gerekli değildir.
- Aşılama sonrası 2 hafta içinde adet görülmez ise gebelik testi yapılır. Testin pozitif olması sonucunda uygun şekilde gebelik takiplerine başlanır. Negatif olması durumunda kadının adet kanamasının 3. günü yeni bir deneme için ilk ultrason incelemesine çağırılır.
Aşılama başarı oranları
Aşılama, kısırlık (infertilite) nedenine bağlı olarak normal ilişkiye oranla % 5- 20 artış sağlayabilir. Şans uygulama sayısı arttıkça biraz daha artar. Teorik olarak bir sınır olmamakla birlikte 6 – 7 seferden fazla denenmesinin pek faydası olmadığından gerek duyulmamaktadır.
Eğer yaş faktörü ve kısırlık ( İnfertilite ) süresi artarsa, aşılama denenmeden direkt tüp bebek ve mikroenjeksiyona geçilebilir.